top of page

Robot Arılar Görevde


Teknolojinin gelebileceği endişe verici noktaları gösteren Black Mirror dizisinin "Hated in

the Nation" bölümünde, bir terör saldırısı gerçekleştirmek için bir robot arı sürüsü kullanılıyor.

Arılar, belirlenen insanları hedef almak için programlanıyor. Ve hedeflerini takip ediyor ve

ölünceye kadar sokabiliyor.


Artık senaryonun ilk kısmı gerçek oldu. Yani robot arılar tarımın hizmetinde diyebiliriz. Yıllar

önce “Arılar niye ölüyor?” başlıklı bir yazımda, dramatik bir olaydan bahsetmiştim. Çin’in

Sichuan Bölgesinde armut çiftçileri, arı ölümleri sebebiyle, tozlaşmayı elleriyle yapıyordu.

Yani ince tüylü bir araçla çiçeklerin tozlaşmasını tek tek sağlıyordu.


Arılar, mahsulleri tozlaştırmak için gereklidir, ancak arı popülasyonları farklı nedenlerle

azalıyor. Birçok meyve, sebze ve kuruyemiş üretimi için tozlaşma gerekli olduğundan, bu

tarım için büyük bir sorun haline gelebiliyor. Ekolojik denge açısından da büyük bir kayıp

olduğunu söyleyebiliriz.


Robot arılar ve polen dronları, azalan arı popülasyonları sorununu çözmeye yardımcı

olabilecek yeni bir teknolojidir. Bu robotlar, mahsulleri arıların yaptığı gibi tozlaştırmak için

tasarlandı. Çiçeklerden polen toplayıp diğer çiçeklere aktarabilirler, mahsullerin tozlaşmasına

ve gıda üretiminin güvenli olmasına yardımcı olurlar.



Arıların hızla ölmeleri o kadar ciddi bir sorun haline geldi ki robot arılar ve polen dronları

geliştiren bir dizi şirket de ortaya çıktı. Bu şirketlerden bir kaç tanesinden bahsedeyim:

. Robobee: Harvard Üniversitesi’nde RoboBee adlı küçük uçan robotlar geliştirdi.

. B-Droid: Polonya Varşova Üniversitesinden bilim insanları da B-Droid isimli bir robot arıyı

yaptılar.


. Beewise: Robotik bir arı kovanı geliştiren İsrailli bir şirkettir. Beewise kovanı, arıların ve

kovanın sağlığını izlemesini sağlayan yapay zeka ve sensörlerle donatılmıştır.


. Flirtey: Bitkileri tozlaştırabilen bir drone geliştiren Avustralyalı bir şirkettir. Flirtey drone,

çiçeklerden polen toplamasını ve diğer çiçeklere aktarmasını sağlayan bir kamera ve robotik

bir kol ile donatılmıştır.


. Yuri Milner: Robot arıların geliştirilmesine yatırım yapan bir Rus milyarderdir. Milner'in

yatırımı, tozlaşan bitkiler için yeni teknolojiler geliştirmek için kullanılan 100 milyon dolarlık

bir fondan destek aldı.


. Plan Bee: Hollanda Delft Teknoloji Üniversitesi’nde Mikro Hava Araçları Laboratuvarında

arı benzeri bir drone geliştirildi. Plan Bee adını taşıyan bu drone, akıllı bir cihaz tarafından

kontrol ediliyor. Bir çiçekten polen toplayıp diğer çiçeklere saçarak çapraz üreme sağlıyor.

Bu proje henüz prototip aşamasında ve geliştirilmeye devam ediyor.


. Japonya: Advanced Industrial Science and Technology enstitüsünden kimyagerler

tarafından yapay polen taşıyan mini dronelar geliştirildi. Bu dronelar, polenin kimyasal

yapısını taklit ederek bitkilerin tozlaşmasını amaçlıyor.


Robot arıların ve polen dronlarının gelişimi henüz erken aşamada; ancak teknoloji, bitkilerin

tozlaşma biçiminde devrim yaratma potansiyeline sahip olduğu unutulmamalıdır. Bu teknoloji

yapay zeka ile donatılıp başarılı olursa, azalan arı popülasyonları sorununun ele alınmasına

ve gıda arzımızın güvenli olmasını sağlamaya yardımcı olabilir.


Tozlaşma için robot arılar ve polen dronları kullanmanın avantajları kadar dezavantajları da

var.

Avantajlar:

. Arıların azalması nedeniyle tozlaşmanın sağlanması ve bitkilerin verimliliğinin artırılması.

. Arıların yapamadığı veya zorlandığı bazı tozlaşma işlemlerinin gerçekleştirilmesi (örneğin

gece tozlaşması, yüksek irtifa tozlaşması, vb.).

. Bitkilerin sağlık durumunun izlenmesi, zararlıların tespit edilmesi ve veri toplama gibi ek

görevlerin yerine getirilmesi.


Dezavantajlar:

. Arıların yerini tam olarak alamaması ve doğal tozlaşmanın taklit edilememesi.

. Güç kaynağı, pil ömrü, iletişim sistemi ve maliyet gibi teknik sorunlar.

. Etik, yasal ve çevresel etkilerin dikkate alınmaması (örneğin robot arıların doğal arılarla

rekabet etmesi, robot arıların zararlı maddeler yayması, robot arıların kötüye kullanılması,

vb.).

Zorluklara rağmen, robot arıların ve polen dronlarının geliştirilmesi, bitkilerin tozlaşma

biçiminde devrim yaratma potansiyeline sahip umut verici bir teknolojidir. Teknoloji başarılı

olursa, azalan arı popülasyonları sorununun ele alınmasına yardımcı olabilir ve gıda

arzımızın güvenli olmasını sağlamaya yardımcı olabilir.

Haliyle, bu robot arılar bal yapmıyor. Bal için geleneksel yöntemlere hala ihtiyacımız var.

Teknoloji sadece olumlu yönleriyle konuşulmuyor, bazı soru işaretlerini de Black Mirror

dizisindeki gibi aklımıza getiriyor.


Dünyanın en büyük market zinciri Walmart’ın da robot arı projesi için patent başvurusu

yaptığını biliyor musunuz? Her ne kadar market zincirinin, bu başvuruyu meyve ağaçlarının

çiçeklerinin tozlaşması için kullanacağını belirtilmesine rağmen, bunu casus amaçlarla

kullanıldığı da konuşulanlar arasında.


Yukarıdaki şirketler için de benzeri şüpheleri akla getirmesi makul bir durumdur. Evet,

güvenlik endişesi var. Robot arıların ve polen dronlarının arılara veya diğer böceklere zarar

verebileceğine dair kaygılar da taşıyor. Adı naif, iddialar katı bu teknoloji ile hastalıkları

yaymak veya mahsullere saldırmak gibi kötü niyetli amaçlar için kullanılabileceğine dair

sorular akla geliyor.


Robot arılarla ilgili endişeleri gidermek için tedbirlerin alınması da teknolojinin geliştirilmesi

ile eş zamanlı yürüyor.


Araştırmacılar, robot arıları hacklemeyi zorlaştıran güvenlik önlemleri de geliştiriyorlar. Bu

önlemler arasında şifreleme ve diğer güvenlik teknolojilerinin kullanılması yer alıyor.

Ayrıca hükümetler, robot arılarının kullanımını yöneten yasal düzenlemeler yapıyor.

Bunun yanı sıra, teknoloji bilinci de gereklilik arz ediyor. Halkı robot arıların potansiyel

faydaları ve riskleri hakkında eğitim ile teknoloji geliştirmek birlikte yürümeli.

Sichuan’daki arı ölümleri ve elle tozlaşma sağlanması vakasının üzerinden neredeyse 10 yıl

geçti. Sichuanlılar, şimdilik robot arıları kullanmıyor ama bazı çareler buldular. Armut

bahçesinin kenarlarına arıları daha fazla çeken çiçekler ektiler ve yeni arı kolonilerini

bahçelerine taşıdılar bir de bitki çeşitlendirme tercihinde bulundular.


Sichuan’daki kısmi çözüm, hem arıcılar hem çiftçiler için model olmalıdır. Arıları en fazla

çeken çiçekler arasında şunları söyleyebiliriz: Yonca, karahindiba, ayçiçeği, ekinezya, zinya

(kirlihanım), lavanta, kadife çiçeği, nasturtium (latin çiçeği), petunya, civanperçemi gibi…

Arılar, varlıklarıyla etrafımızdaki hayata bir katkısı olmakla birlikte en leziz tatlıyı da bize

sunan mucizevi bir yardımcımızdır. Teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, arıların yeri

doldurulamaz.


Not: Yukarıda kullanılan robot Arı ve çiçek görsellerini, bir yapay zeka dil modeli olan

Microsoft Bing tarafından DALL.E ile bu yazı için özel olarak oluşturuldu. Yapay zeka artık

hayatın her noktasında.

Comments


bottom of page