top of page

Erciyes’in Gölgesindeki Efsane Belgeselde!

Murat Mercan


Tanrıların Dağına Yolculuk!

 

Erciyes Dağı'nın tarihi, belgesele konu oldu. "Kapadokya'nın Gizemli Mabedi: Erciyes" belgeseli için yayın hazırlıkları sürüyor. Yapay zeka destekli ilk dağ belgeseli olarak duyurulan 'Kapadokya'nın Gizemli Mabedi: Erciyes' belgeseli NTV ekranlarından yayınlanacak. Doğan Tekatlı'nın yapımcılığını, Zafer Geyikçi'nin yönetmenliğini üstlendiği "Kapadokya'nın Gizemli Mabedi: Erciyes" belgeseli 26 Ocak Pazar günü saat 18:00’de NTV ekranlarında izleyiciyle buluşmaya hazırlanıyor.


Üç bin 917 metre yüksekliğiyle efsanelere konu olan Erciyes Dağı'nın binlerce yıllık tarihini ve mitolojik dokusunu işleyen belgesel, 16 kişilik ekibin 1,5 yıl süren çalışması sonucu tamamlandı. Erciyes, Asurlu tüccarlardan Hititlere, Roma İmparatorluğu'ndan Kapadokya Krallığı'na kadar birçok medeniyetin kutsal kabul ettiği, gizemlerle dolu bir coğrafya olarak biliniyor.


Bu büyüleyici belgesel, yapay zeka destekli görsel efektler ve çağdaş seslendirme teknikleriyle hazırlandı. Birbirinden kıymetli anlatıcılarla, Kapadokya’nın zirvesinden ekranlara taşınan, binlerce yıllık tarihi, mitolojisi ve büyüleyici doğasıyla izleyicisini büyüleyen, 16 kişilik ekiple Doğan Tekatlı’nın yapımcılığı ve Zafer Geyikçi’nin yönetmenliğinde hazırlanan “Kapadokya’nın Gizemli Mabedi: Erciyes” belgeseli NTV ekranlarında yayınlanacak. Büyük bir prodüksiyonla hazırlanan bu belgesel, Kayseri Valiliği ile Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin katkıları ve Erciyes AŞ, KAYOTED, Dedeman, Yeşil Eko, Kumsmall AVM, İkas, FİER gibi firmaların sponsorluğuyla Bluport Reklam Ajansı tarafından çekildi.

 

Erciyes Efsanesi

Bir zamanlar, dünyanın gök kubbesine doğru uzanan bir dağ vardı. Erciyes, yerel halkın dilinde yalnızca bir dağ değil, tanrıların ve mitlerin yaşam alanıydı. Bir söylentiye göre, Zeus, şimşeklerini bu dağın zirvesinden fırlatır ve gökyüzünün kudretini bu sessiz devin doruklarında saklardı. Ancak tanrıların ötesinde, Erciyes’in hikayesi, insanoğlunun tarihini, hayallerini ve inançlarını şekillendirmişti. Bugün zirvesine bakanlar, yalnızca karlara değil, tarihin derin izlerine de tanıklık ederler.


Erciyes’in Mitolojik Anlatıları: Zeus’un Evi

Mitolojiye göre, Erciyes’in zirvesi, Zeus’un Olympos’tan sonraki ikinci evi olarak kabul edilirdi. Bu nedenle dağın zirvesinde yaşayan bir tanrının varlığına inanılırdı. Yunan mitolojisinin bu güçlü figürü, çevresindeki medeniyetlerin dağa duyduğu hayranlığı da arttırdı. Ancak yalnızca Zeus değil; Hititlerden Romalılara kadar birçok uygarlık, Erciyes’i tanrısal bir mekan olarak görmüş ve onu kendi mitolojilerinde bir sembol haline getirmiştir. Bir Hitit efsanesinde, Erciyes’in zirvesinde tanrılar ve insanlar arasında barışı sağlayan bir antlaşmanın yapıldığı anlatılır. Bu antlaşma, yalnızca mitolojik bir hikaye değil, aynı zamanda dağın insanlara yüklediği derin anlamın bir göstergesidir.

Volkanın Sıcak Kalbi…

Erciyes’in hikayesi, yalnızca mitolojilerle sınırlı değildir. Bu dağ, milyonlarca yıl önce bir volkan olarak Anadolu’nun coğrafyasını şekillendirdi. Koç Dağı ve Develi Dağı ile, 3,5 milyon yıl önce aktif bir volkanizma dönemine tanıklık etti​. Ancak bu dönem, yalnızca patlamalarla sınırlı değildi. Dağın zirvesindeki bazalt ve andezit kayalar, onun jeolojik tarihine ışık tutar. Günümüzde hala zirvesinde bulunan Aramice yazıtlar ve keşiş mağaraları, dağın yalnızca bir coğrafi oluşum değil, aynı zamanda bir kültür merkezi olduğunu gösterir.

 

Tüccarların ve Kralların Gölgesinde…

Erciyes, yalnızca doğanın değil, aynı zamanda ticaretin de gölgesinde büyüdü. Mezopotamya’dan gelen Asurlu tüccarlar, Kayseri’nin Kültepe bölgesinde Kaniş halkıyla ticaret yaparken, Erciyes onların sessiz tanığıydı​​. Bu dağın eteklerinde kurulan pazarlar, Anadolu’nun ilk büyük ticaret merkezlerinden biri haline geldi. Kültepe’den çıkarılan kil tabletler, bu ticaretin ne kadar gelişmiş olduğunu gösterir. Tüccarlar, dağın eteklerinde yapılan anlaşmaların kutsal olduğuna inanır ve tanrıların bu antlaşmaları koruyacağına dair dualar ederdi.


Bir Tanrı Dağı…

Kapadokya Krallığı, Erciyes’i yalnızca bir dağ değil, tanrıların evi olarak kabul etti. Bu nedenle krallığın hükümdarları, paralarına dağın siluetini kazıttılar​. Bu sikkeler, Erciyes’in ne kadar önemli bir sembol olduğunu gösterir. Paraların üzerinde yalnızca dağ değil, aynı zamanda tanrıların betimlemeleri de yer alırdı. Bu dağ, Kapadokya’nın yalnızca coğrafi bir unsuru değil, aynı zamanda kültürel bir simgesiydi.


Keşiş Mağaraları ve Aramice Yazıtlar…

Erciyes’in zirvesinde bulunan keşiş mağaraları, dağın geçmişine dair başka bir pencere açar. Bu mağaralarda bulunan Aramice yazıtlar, henüz anlamları tam olarak çözülememiş olsa da eski dönemlerin mistik atmosferini bugüne taşır. Rivayetlere göre, bu yazıtlar, dağın ruhani bir merkez olduğunu ve eski ritüellere ev sahipliği yaptığını kanıtlar​. Kuzeye bakan mağara girişinden Kayseri’nin manzarası görülebilir. Bu manzara, eski çağlarda gökyüzünü izleyen keşişler için ilham verici bir nokta olmuş olabilir.


“Kapadokya’nın Gizemli Mabedi: Erciyes” Belgeseli: Efsanelerin ve Tarihin İzinde

“Kapadokya’nın Gizemli Mabedi: Erciyes” belgeseli, yalnızca bir dağın hikayesini anlatmakla kalmıyor; aynı zamanda Anadolu’nun binlerce yıllık tarihini, mitolojik köklerini ve doğal güzelliklerini çağdaş bir sanat eserine dönüştürüyor​​. Bu belgesel, Erciyes Dağı’nın jeolojik kökenlerinden mitolojik anlatılarına, ticari merkez olmasından keşişlerin ruhani merkezine kadar her yönünü ele alarak, izleyicileri zamanda bir yolculuğa çıkarıyor.


Belgeselin yapımcısı Doğan Tekatlı ve yönetmeni Zafer Geyikçi, bu projeyi yalnızca bir doğa belgeseli olarak değil, aynı zamanda tarih, mitoloji ve teknolojinin kesişim noktasında yer alan bir eser olarak tasarladı​. Modern belgesel teknolojisiyle donatılmış bu yapım, Erciyes’in zengin tarihini ve kültürel mirasını ulusal ve uluslararası izleyicilere aktarmayı hedefliyor. Projenin dikkat çeken yönlerinden biri de yapay zeka destekli görsel efektlerin kullanımı. Bu teknik, Erciyes’in mitolojik ve tarihsel hikayelerini daha görkemli ve etkileyici bir şekilde anlatmak için kullanılmış.

Kayseri Valiliği ve Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin “Kapadokya Destinasyonuna” Erciyes Etkisi

Erciyes’in hikayesine Kayseri Valisi Gökmen Çiçek ve Kayseri Büyükşehir Belediyesi Dr. Memduh Büyükkılıç’ın katkısını da belirtmek gerekir. Bilinir, Kayseri, üzerinde dört mevsim kar eksik olmayan yazın dağ ve doğa yürüyüşü kışın ise kayak merkezi olan kendine özgü bitki örtüsü flora ve faunası ile Türkiye’nin en yüksek dağlarında biri olan Erciyes Dağı, yüzlerce kuş türünün barınağı olan Sultan Sazlığı, bir doğa harikası olan Kapuzbaşı Şelaleleri, Hacer Ormanları, Yedi Göller, Kapodokya’nın giriş kapısı olan Soğanlı ve Erdemli Vadisi ilimizin coğrafyasında bulunmaktadır. Doğa turizmine ilgi duyanlar Kapuzbaşı Şelalerine, Sultan Sazlığına ve Erciyes Dağı’na yönelmektedir. Kayseri, Erciyes’in volkanik kesiti içerisinde yer aldığından termal sular yönüyle de çok zengindir. Bu beşgesel projesi ile Kayseri'nin "Kapadokya'ya açılan penceresi" Erciyes’,n turizm potansiyeli genişleyecek Erciyes, termal kaynakları ve baraj gölü manzarasıyla Kayseri'nin "Kapadokya'ya açılan penceresi" yeni projelerle bölge turizmine daha fazla katkı sunması hedefleniyor. Buradaki Valilik ve Belediye Başkanlığı desteği önemli.


Türkiye’nin İlk Dağ Belgeseli

Belgeselin çekimleri, 16 kişilik bir ekibin 1,5 yıl süren titiz çalışmasıyla tamamlandı. Bu süreçte, Erciyes Dağı’nın dört mevsim boyunca değişen görselliği ve atmosferi detaylı bir şekilde kaydedildi​. İlkbaharın yeşil vadilerinden, yazın sıcak ışıklarına; sonbaharın altın tonlarından, kışın buz gibi beyaz manzaralarına kadar her detay, dağın büyüleyici gücünü gözler önüne seriyor. Çekimler sırasında kullanılan dronelar ve yüksek çözünürlüklü kameralar, izleyicilere dağın erişilemeyen köşelerini bile keşfetme imkanı sunuyor.


Belgeselin en çarpıcı yönlerinden biri, tarihi ve kültürel derinliği. Arşivlerden çıkarılan belgeler, müzelerde sergilenen eserler ve arkeolojik buluntular, belgeselin güçlü bir tarihsel arka plan sunmasını sağlıyor​. Kapadokya’nın antik medeniyetlerine dair bilgiler, belgeselde görsel efektlerle canlandırılarak izleyicilere aktarılıyor. Bu canlandırmalar arasında, Asurlu tüccarların Kültepe’de yaptığı ticaret sahneleri, Kapadokya Krallığı’nın paralarına kazıttığı Erciyes Dağı motifleri ve Roma dönemine ait mezar taşlarının hikayeleri yer alıyor.


Yapay Zeka Destekli Bir Dökü-Drama

Belgesel, dokü-drama tarzıyla yalnızca bir anlatıdan ibaret değil; aynı zamanda dramatik sahnelerle desteklenmiş bir görsel şölen sunuyor​. Mitolojik hikayeler, yapay zeka teknolojisiyle oluşturulan animasyonlarla hayata geçirilmiş. Tanrı Zeus’un Erciyes’teki hayali yaşamı, Hitit efsanelerinde geçen dağ ile ilgili ritüeller ve keşiş mağaralarındaki bilinmeyen yazıtların etkileyici tasvirleri izleyicilere unutulmaz bir deneyim yaşatıyor.


“Kapadokya’nın Gizemli Mabedi: Erciyes”, belgesel türünde yenilikçi teknolojilerle öne çıkıyor. Yapay zeka destekli görsel efektler, belgeselin atmosferini dramatikleştiriyor ve izleyicileri adeta dağın içinde bir yolculuğa çıkarıyor​. Belgeselde kullanılan bu teknikler, Türkiye’de bir belgesel yapımında yapay zekanın etkin bir şekilde kullanıldığı ilk örneklerden biri olarak dikkat çekiyor. Bu sayede, Erciyes’in hem tarihi hem de mitolojik yönleri, çağdaş bir estetikle buluşturuluyor.


Yapımcı Doğan Tekatlı, belgeselin amacını şu sözlerle özetliyor:“Erciyes Dağı, yalnızca bir doğa harikası değil; insanlığın tarih boyunca ruhani bir merkez olarak gördüğü bir alan. Bu belgesel aracılığıyla, izleyicilere dağın bilinmeyen yüzlerini göstermek, ilham verici hikayelerini aktarmak ve ülkemizin kültürel mirasını daha yakından tanıtmak istiyoruz”​.

Yönetmen Zafer Geyikçi ise belgeselin estetik ve hikaye anlatımı açısından uluslararası standartları yakalamayı hedeflediğini belirtiyor. Bu vizyon, yapımın her aşamasına yansımış durumda.


Erciyes’ten Dünyaya Bir Mesaj…

“Kapadokya’nın Gizemli Mabedi: Erciyes” belgeseli, Erciyes’in yalnızca bir dağ değil, Anadolu’nun kalbindeki bir tarih ve kültür hazinesi olduğunu tüm dünyaya göstermek için bir araç. Bu yapım, izleyicileri hem zamansız bir yolculuğa hem de doğanın büyüleyici gücüne tanıklık etmeye davet ediyor. Belgeselin sunduğu görsellik, tarihsel derinlik ve modern teknolojilerle desteklenen hikaye anlatımı, Erciyes’i bir kez daha Anadolu’nun en değerli sembollerinden biri haline getiriyor.


Belgesel yalnızca bir görsel şölen değil; aynı zamanda kültürel mirasın, teknolojinin ve sanatın birleşimiyle şekillenen bir başyapıt. İzleyen herkese şu soruyu sorduruyor: Acaba biz, geçmişin gölgelerinde saklı olan hikayeleri ne kadar tanıyoruz?


Erciyes, yalnızca bir dağ değil; aynı zamanda doğanın ve insanlığın ne kadar iç içe geçebileceğini gösteren bir semboldür. Dört mevsim boyunca farklı bir güzellik sunan dağ, kayak sporu, dağcılık ve fotoğrafçılık gibi aktivitelerle modern dünyada da önemini korur. Ancak onun gerçek değeri, binlerce yıl boyunca şekillendirdiği kültürlerde yatar.

Bugün Erciyes’e bakanlar, yalnızca karla kaplı bir zirve değil, aynı zamanda geçmişin ve geleceğin izlerini görürler. Erciyes, bize doğanın yalnızca bir arka plan olmadığını, aynı zamanda tarihimizin ve kültürümüzün ayrılmaz bir parçası olduğunu hatırlatır. Bu nedenle, bu muhteşem dağı korumak ve anlamak, yalnızca bir çevre bilinci değil, aynı zamanda bir kültürel sorumluluktur.

 

Comentários


BRANDMAP

İş Dünyası Bilgi Paylaşım ve

Marka Yönetimi Platformu

  • LinkedIn - Siyah Çember
  • Twitter
  • Instagram
  • Facebook
  • YouTube

© 2024 BRANDMAP

Screen Shot 2021-01-25 at 19.44.13.png

PARTNER OF BRANDMAP

Ana Sayfa

Hakkımızda

Künye

Üyelik

Arşiv

Yasal Uyarı

Kullanım Koşulları

Eğitimler

Etkinlikler

TrendPaper

Makaleler

visa-mastercard_logo.png

Ödeme ve Teslimat   I  Üyelik Sözleşmesi    I  KVKK

Teslimat:

Saraybosna Cad. Gökorman Sitesi A Blok D. 207

Aşağı Dudullu Ümraniye İstanbul 

+90 212 973 7375

info@brandmap.com.tr

bottom of page